İçeriğe geç

Sıtma aşısı var mı ?

Sıtma Aşısı Var Mı? Tarihçesi, Günümüz Durumu ve Gelecek Perspektifleri

Sıtma, dünya çapında yıllık milyonlarca ölüme neden olan, parazit kaynaklı bir hastalıktır. İnsanlar, Plasmodium türündeki parazitlerin anofel sivrisinekleri aracılığıyla bulaşması sonucu bu hastalığa yakalanırlar. Sıtma, özellikle Afrika, Asya ve Latin Amerika gibi tropikal bölgelerde yaygındır ve bu hastalıkla mücadelede yıllar süren çabalar olsa da, etkili bir sıtma aşısı bulunup bulunmadığı hala merak konusudur. Bu yazıda, sıtma aşısının tarihsel arka planını, günümüz akademik tartışmalarını ve gelecekteki olasılıkları inceleyeceğiz.

Sıtma Aşısının Tarihsel Arka Planı

Sıtma, insanlık tarihinin eski dönemlerinden itibaren bilinmekteydi. MÖ 400’lü yıllarda Hipokrat, sıtma belirtilerini tanımlamış ve hastalığın seyriyle ilgili ilk gözlemlerini yapmıştır. Ancak, sıtmaya karşı etkili bir tedavi ya da aşı arayışı, yalnızca 20. yüzyılın ortalarına doğru hız kazanmıştır. 1940’larda, sıtma tedavisinde kullanılan ilaçların bulunması, dünya çapında hastalıkla mücadelede önemli bir adım olmuştur. Bununla birlikte, aşı geliştirilmesi, 1950’lerden sonra başlayan bir araştırma sürecine dayanmaktadır.

Aşı araştırmaları, sıtmanın karmaşık biyolojisi nedeniyle çok zorlayıcı olmuştur. Parazitin vücuda nasıl girdiği, bağışıklık sisteminin nasıl tepki verdiği ve hangi aşamalarının hedef alınması gerektiği gibi faktörler, aşı geliştirmeyi engelleyen temel unsurlar arasında yer alıyordu. Bugüne kadar sıtma için geliştirilmiş birkaç aday aşı olsa da, kalıcı bir çözüm henüz bulunamamıştır.

Günümüzde Sıtma Aşısı ve Mevcut Durum

RTS,S/AS01 adıyla bilinen sıtma aşısı, 2021 yılında Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından bazı Afrika ülkelerinde denemelere başlanmasıyla büyük bir adım atmıştır. Bu aşı, Plasmodium falciparum türü nedeniyle sıtma geçirenler üzerinde test edilmiştir ve %30-40 oranında koruma sağladığı belirlenmiştir. Ancak bu oran, sıtma gibi ölümcül bir hastalık için yeterli görülmemektedir.

Aşı, bağışıklık sisteminin parazite karşı nasıl daha etkili olabileceği üzerine yapılan uzun yıllar süren araştırmaların ürünüydü. Ancak, sıtmanın oldukça değişken yapısı ve vücutta birden fazla aşamada gelişmesi, kalıcı bir aşıyı bulma sürecini oldukça karmaşık hale getirmiştir.

Bunun dışında, sıtma tedavisinde kullanılan artemisinin ve diğer ilaçların direnç geliştirmesi, aşı araştırmalarının önemini daha da artırmıştır. Aşılar, ilaç tedavisinin yanı sıra, bireyleri hastalıktan koruma potansiyeline sahip olduğu için, sıtma ile mücadelede devrimsel bir öneme sahip olabilir.

Sıtma Aşısı Üzerine Akademik Tartışmalar

Sıtma aşısının geliştirilmesi üzerine yapılan akademik tartışmalar, yalnızca biyolojik ve tıbbi zorluklarla sınırlı değildir. Aşı erişimi, kültürel engeller ve ekonomik faktörler gibi toplumsal dinamikler de bu sürecin önemli unsurlarıdır. Dünya Sağlık Örgütü ve diğer sağlık kuruluşları, sıtma aşısının geniş çapta uygulanabilmesi için bir dizi strateji geliştirmiştir. Bununla birlikte, aşıların dünya genelindeki tüm bölgelere ulaşması, ekonomik olarak zorlu bir hedef olmuştur.

Aşıların, sadece gelişmiş ülkelerde değil, sıtmanın yoğun olarak görüldüğü düşük gelirli bölgelerde de etkin bir şekilde kullanılabilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, düşük maliyetli, etkili ve ulaşılabilir aşılar geliştirilmesi öncelikli hedeflerden biri olmuştur.

Geleceğe Dair Perspektifler

Sıtma aşısı konusunda yapılan araştırmalar, giderek daha umut verici hale gelmektedir. Genetik mühendislik, sentetik biyoloji ve immünoloji gibi alanlardaki gelişmeler, sıtma aşısı araştırmalarına yeni bir soluk getirmektedir. 2020’lerin sonlarına doğru, daha yüksek koruma oranları sunan yeni sıtma aşılarının geliştirilmesi beklenmektedir. Örneğin, Pfizer ve GSK gibi büyük ilaç firmaları, sıtma aşıları üzerine farklı formülasyonlar geliştirmektedir. Ayrıca, yeni nesil aşıların, sıtmaya karşı daha uzun süreli bağışıklık sağlaması hedeflenmektedir.

Bununla birlikte, sıtma ile mücadelede yalnızca aşılar değil, sivrisinek kontrolü, antimalaryal ilaçlar ve toplum temelli sağlık önlemleri de önemli bir yer tutmaktadır. En etkili strateji, sıtmanın bulaşmasını azaltan bir dizi yöntemin bir arada kullanılması olacaktır.

Sonuç

Sıtma, günümüzde hâlâ büyük bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir. Sıtma aşısı konusunda elde edilen ilerlemeler umut verici olsa da, henüz tüm dünyada yaygın kullanılabilen etkili bir aşı bulunmamaktadır. Ancak, tıbbi araştırmalar ve yeni teknolojiler, sıtmanın tarihsel olarak korkulan bir hastalık olma statüsünden çıkıp, tamamen kontrol altına alınabileceği bir geleceği vaat etmektedir. Aşılar, sıtma ile mücadelede önemli bir araç olabilirken, sıtmanın tamamen ortadan kaldırılması için daha kapsamlı bir yaklaşım gerekmektedir.

Etiketler: sıtma aşısı, sıtma tedavisi, RTS,S, Plasmodium falciparum, Dünya Sağlık Örgütü, sıtma araştırmaları, aşı geliştirme

7 Yorum

  1. Rüveyda Rüveyda

    Sıtma teşhisi konulmuş hastaların tedavisinde hastalığın durumuna göre çeşitli sıtma ilaçları uygulanmaktadır. Sıtma aşı çalışmaları uzun zamandan beri devam etmekte olup, şu ana kadar sadece belli bölgelerde 2 yaş altı çocuklarda etkili olan bir aşı geliştirilmiştir . Sıtmaya karşı onaylanan ilk aşı Mosquirix markasıyla bilinen RTS,S’dir . Bebeklerde 2 yaşına kadar en az üç doz yapılması gerekir ve dördüncü doz korumayı 1-2 yıl daha uzatır.

    • admin admin

      Rüveyda!

      Fikirleriniz metni daha sade hale getirdi.

  2. Lal Lal

    Koruma sağlamak için her iki yılda bir yeniden aşılama önerilmektedir . Mosquirix olarak da bilinen RTS,S sıtma aşısı, GlaxoSmithKline (GSK) ve PATH Sıtma Aşı Girişimi ortaklığıyla geliştirildi ve anofel sivrisinekleri tarafından yayılan sıtmaya neden olan Plasmodium falciparum parazitini hedef alacak şekilde tasarlandı.

  3. Sevim Sevim

    Seyahat Sağlığı Merkezlerimiz Uluslararası aşı sertifikası düzenleme yetkisi yalnızca Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü seyahat sağlığı merkezlerinin yetkisinde olduğu için “sarıhumma” aşısı sadece Genel Müdürlüğün yetkili seyahat sağlığı merkezlerinde yapılır. Sıtmanın yaygın olduğu yere bir seyahat edilmesi halinde sıtma parazitlerden korunmaya yönelik ilaçlar kullanılabilir . Şüpheli bir sivrisinek ısırığı yaşanması halinde direkt olarak başlanabilecek ilaçlar temin edilebilir.

    • admin admin

      Sevim!

      Katkınız yazıya özgünlük kattı.

  4. Rabia Rabia

    Voor reizen naar Bali zijn er geen ‘verplichte’ vaccinaties . Wel worden vaccinaties tegen DTP ve Hepatit A aanbevolen. Hac veya Umre için gelen her hacı adayı veya tüm ülkelerden mevsimsel iş alanları için gelenlerin (Krallığa gelmeden önce) menenjit aşısı olduklarına dair menenjite karşı etkili bir aşı belgesi (süresi 10 günden az ve 3 yıldan çok olmamalıdır) sağlamaları gereklidir.

    • admin admin

      Rabia!

      Her önerinizi benimsemiyorum ama katkınız için teşekkürler.

admin için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
hiltonbet twittersplash